Uçarı
neşeli bir kız günün birinde hastalanır ve evin sokağa bakan odasında
pencereye yaslanmış yatağında doktorun gelmesini bekler.Doktor iyi bir
muayene yaptıktan sonra anne/babasını oda dışına çağırır.Kız, dokror ne
söylerse söylesin bünyesinin kaldıracağını söyler ve anne/baba da tamam
der.Doktor kızlarının kanser olduğunu söyler.Kız azıcık doğrularak peki
daha ne kadar yaşayacağım doktor bey dedğinde ise doktor net bi cevap
vermekten kaçınır.Ve pencereye doğru doğrulur perdeyi sıyırarak, şu
ağacı görüyormusun işte son yaprak düşünce ruhun bedeninden
ayrılacak.Kız ölüm haberini alırken bile bu kadar zorlanmamıştı çünkü
yavaş yavaş ölümü seyretmek daha acı geliyordu...
Komşu bayan kızın rahatsızlandığını duyup geçmiş olsun ziyaretine
gelir.Hastalığını öğrenir ama ne zaman öleceğini bir türlü soramaz kız
anlar ve doktorun yaptığını yapar işte bu ağaç der.Günler geçer kız her
sabah heyecanla kalkar ve ağaçta daha ne kadar yaprak kaldığına
bakar.Artık elle sayılır kadar yaprak kalır.Artık o akşam öeceğine
karar verir.Ama sabah kalktığında hala bir yaprağın düşmediğini görür
derken günler haftaları, ayları kovalamış ama kız hala ölmemiştir ve
yaprakta düşmemiştir.aynı Doktor çağrılır kız yine iyi bir tedaviden
geçer ve kızın kanseri yendiğine kanaat getirir.Kız hala yaprağın neden
düşmediğini merak eder.iyleştiği için ve kendini dinç hisettiğinden
kalkıp ağacın yanına gider ama ağaçta yaprak yoktur.Üzülerek odasına
döner ama pencereden bakınca yine o yaprağı görür.Derken kız dışarıda
pencere izasından yaprağa doğru gider ve muhteşem gerçeği
görür...Ağacın arkasında kalan evde oturan çocuk sevdiği kızın hayata
hayata bağlanması için ağacın arkasındaki duvara gerçekci bir yaprak
çizmiştir...